Pek yakında derken, en sonunda Malta resimleriyle burdayım efendim. Bu sıcaklarda tatil planlarınıza yeni bir destinasyon eklemek isterseniz, biraz deniz kum güneş olsun hemde biraz tarih biraz değişiklik derseniz, Malta'yı tatil listenize ekleyebilirsiniz.
Malta'da kalmak için tercih edilebilecek en güzel destinasyonlar, bir sahil şeridi üzerinde yanyana bulunan, aksamları baskent Valetta'ya göre daha renkli ve hareketli olan Jt.Julian's veya Sliema.
St. Julian's
St.Julian's
1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın Rodos'u ele gecirmesinden sonra St.John Şövalyelerinin adaya yerleşmesinden sonra Malta hem ekonomik hem sosyal acıdan büyük bir gelişme göstermis. Kanuni durmamış,1565'de Malta'yı kuşatmış. Uzun süren bu kuşatma sırasında Valetta şehrinin surları yapılmış,şehir kuşatma sonrası da savaşta büyük başarılar kazanmış Jean Paristo dela Valetta'nın adını almıştır. Bu kuşatma Malta tarihindeki en büyük başarı olarak kabul edilmiş, kuşatma sonrası surların içinde yepyeni şehir inşa edilmiş ve eski Baskent Mdina'nın yerini alarak başkent olmuş. Bir küçük daha eklemek istiyorum, Turgut reis bu kuşatmak sırasında hayatını kaybetmiş.
Valetta , kale surları içinde bulunan oldukça korunmuş bir şehir ,yazın oğlen saatlerine kadar hareketli, fakat tipik bir akdenizli olarak akşamüstleri birçok yer kapanıyor. Böyle olunca nerede güzelim İspanya demek istiyorum bende :)
Valetta halk kütüphanesi
Başkent Valetta da görülmesi gereken yerlerin başında güzel iç mimarisi ile St.John's katedrali geliyor.
Bir ikinci yer ise benim çok sevdiğim katedralin yanında kalan "Upper Barrack Gardens".
St.John's Katedrali
"Upper Barrack Gardens"şehir surlarının üstünde çok güzel bir bahçe. Bahçenin içi süs havuzu, heykeller, rengarenk çiçekler ve ağaçlarla çevrili, bir de üstüne çok güzel bir üç şehir manzarası var. Valetta'nın en güzel yerlerinden biri, görmeden geçmeyin bence.
upper barrack garden
Malta, tarihi yapılar konusunda oldukça zengin bir ülke. Giderseniz, adanın ortasındaki eski sehir Mdina'yı, Gozo adasındaki Unesco Miraslar Listesindeki yeryüzündeki ayakta kalmıs en eski yapılardan biri olan Ggantija'yı, Tek yeraltı tapınağı Hyogeum, görülmesi gereken yerlerden biri.
Ama tatil dedin, nerede deniz,kum güneş derseniz , şu anda doğru yerdesiniz :)
İlk destinasyon, adanın batısında bulunan Blue Grotto, burası kucuk ince uzun bir koy.Buradan resimde gördüğünüz minik renkli teknelere atlayıp küçük bir tur yapabilir. Minik mağaraların oluşumunu denizden görebilirsiniz.
Bu geziden sonra ise bu minik koyda ,denize girebilir vakit geçirebilirsiniz.
Bu koya tepeden merdivenlerle iniliyor manzarası da oldukça güzel, yukarı da yemek yiyebileceğiniz bir kac büyük kafe var. Çok da güzel kocaman hamburgerleri var.
Böyle de güzel bir hava da insan daha ne ister? Tabi ki Comino'ya gitmeyi :)
Blue Grotto
Comino adasını gördükten sonra Malta'nın gözünüze daha bir güzel geleceğine eminim. Malta'nın kuzey ucuna gidip Cirkewwa limanından kalkan surat motorları veya mini teknelerle, 15 dakika da Comino'ya ulaşabilirsiniz.
2 ada arasında kocaman bir muhteşem bir deniz. Güneşlenmek için kayaların üzerine gelişi güzel yerleştirilmiş şezlonglar var ve şezlong'a oturduğunuzda işte karşınızdaki manzara .
Manzara ve deniz mükemmel, yüzerek karşı adaya geçebilirsiniz. Resimde kimsenin olmamasına aldanmayın , deniz kenarı oldukça kalabalık ama deniz oldukça büyük olduğu için rahat rahat isteğiniz gibi yüzebilir, kameranızla da böyle güzel resimler yakalayabilirsiniz.
Comino adasını 1 kere görmek yetmez, vaktiniz varsa mutlaka ikinci bir günü daha ayırmanızı tavsiye ederim.
Böyle bir denizi bir de Tayland Phi Phi adasında görmüştük ama orası hem küçük bir koy hem de çok fazla turistik olduğu için teknelerden denize çok rahat girememiştik.
Malta'daki bu güzel denizi yazarken Malta'nın küçük minicik bir sorununu yazmadan geçemeyeceğim. Denizanaları!! Malta da hava ve deniz bir gün durgun ise bir gün oldukça rüzgarlı dalgalı olabiliyor. İşte bu rüzgarlı günün ertesinde bu güzelim denizde denizanaları cıkabiliyor. Malta'ta ilk denize girdiğim yer adanın güneyindeki Peter's pool da, beni denize girer girmez 10 sn içinde bulup çarpmışlıkları vardır. Comino'da ise 1 gün hüç karşılamamışken, ikinci sefer gittiğimizde 3 tanesi önümde yüzüp duruyordu :)
Ama su koskaca denizde kayalık kıyı yerde 3 tanesi sizi korkutmasın ama siz yine rüzgarlı bir günden sonra girerken dikkat edin.
Malta'nın bir diğer görülesi yeri ise Gozo adasında Azure Window
Bu gerçekten görülmesi gereken bir doğa harikası, biz gittiğimizde müthis dalgalı bir deniz vardı ve çok güzel bir manzaraya sahipti. Sansınız varsa, rüzgarsız bir günde Azure Window'u ziyaret ederbileniz, kayalıkların oluştuduğu mini havuzda yüzebilirsiniz de. Ben sadece resimlerini gördüm ve bayıldım.
İşte bahsettiğim mini doğal havuz
Malta da son olarak sevdiğim başkabir mekan ise eski başkent Mdina, Malta adasının ortasında bulunan bu eski başkent kale duvarınlarının içine kurulmuş bir ortaçağ şehri. Şehre giriş kapılarından en güzeli, ünlü fransız mimar Charles Francois de Mondion tarafından 1724 yılında yapılmıs. Başkent Valetta olduktan sonra önemini yitirmiş, halen sessiz şehir olarak anılmakta olan Mdina'ya ana otobüs durağı Valetta'dan otobüs durağından ulaşabilirsiniz.
Malta'dan yayınımız bu kadar, bir sonraki gezi de görüşmek üzere...... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder